Sayfa 1 Sayfa 2 Sayfa 3 Sayfa 4 Sayfa 5    

KULAK VE İŞİTME -  5

 

AFFERENT VE EFFERENT SİNİRLERİN İŞİTMEDE ÖNEMİ

Tüy hücrelerinden bilgiyi alıp bunu beyne götüren sinirlere afferent sinirler denirken, beyinden aldıkları bilgiyi tüy hücrelerine getiren sinirlere efferent sinirler denir. Dış tüy hücrelerinin oldukça ilginç bir özelliği “elektromotilite” dir. Elektromotilite, elektriksel uyaranlara karşı biçim (boy) değiştirebilme özelliğidir. Yani DTH’lerinin boyu efferent sinirlerden aldıkları uyarılarla depolarizasyonda kısalırken, hiperpolarizasyonda uzar. Bu sayede DTH’ler baziler membranın hareketine mekanik bir enerji sağlayarak ses sinyalinin sinirsel sinyale dönüştürülme sürecine katkıda bulunurlar.Ayrıca efferent sinirler aldıkları ses uyaranının büyüklüğüne göre afferent sinirler üzerinde duraklatıcı (inhibitor) etki göstererek, iç kulak duyu hücrelerinin uyarılmalarını azaltabilirler. Bu da Corti organının ses algılama miktarını ihtiyaca göre düzenlemeyi sağlar.

İŞİTME YOLLARI
Corti organının spiral gangliyonundan çıkan sinir lifleri temelde sırasıyla dorsal ve ventral koklear çekirdekler, süperiyor oliver çekirdek, lateral lemniskus, inferiyor kollikulus, mediyal genikulat nükleus yolunu izlerler. Farkları sonlanma noktalarıdır; bir kısım ikinci derece nöronlar süperiyor oliver çekirdekte, devam edenlerin az bir kısmı lateral lemniskus nükleusunda, ve diğerleri de inferiyor kollikulusda sonlanır. Hepsi önce dorsal ve ventral koklear çekirdekte; diğerleri ise mediyal genikulat çekirdekte sinaps yaparlar ve işitme yolu işitme radyasyonu ile işitme korteksine ulaşır.

İşitmenin merkezi yolları. Ayrıntılar için metne bakınız.

İşitme yollarında her iki kulaktan liflerin çıkıyor olması nedeniyle beynin iki yanında uzanırlar ve genelde kontralateral (karşı yandaki) yolu izlerler. Ayrıca beyin sapının en az üç bölgesinde çaprazlanırlar (trapezoid cisimde, probst komissüründe ve inferiyor kollikulusları bağlayan komisurda).
Yüksek ses duyarlılığını, sinir sisteminin tamamını aktive eden ve doğrudan beyin sapının retiküler aktive edici sistemine geçen kollateral lifler; ani ses duyarlılığını ise serebellum vermisine giden kollateral lifler düzenler.

Farklı ses frekansları, koklear nükleus, inferiyor kolikuluslar ve işitme korteksindeki işitme birleştirme (association) alanlarında bulunan merkezler tarafından ayrıştırılır.

Ses frekansları primer ve sekonder işitme korteksi (işitme asosyasyonu) tarafından ayırt edilir. Bu işitme korteksleri sesin tonal ve dizgisel kalıplarının birbirlerinden ayrılmasını sağlar. Primer işitme kortekslerinin birinin tahrip edilmesi karşı taraftaki kulakta hafif işitme kaybına neden olurken her iki korteksin tahribi işitme duyarlılığını büyük oranda azaltır.Sekonder işitme korteksinin tahribi ise kişinin sesin anlamını yorumlayamamasına neden olur. Sesin geldiği yönün belirlenmesinde ise sesin her iki kulağa giriş zamanları ve her iki kulakta algılanan seslerin şiddetleri arasındaki farktan yararlanılır.

İşitme korteksinin “tonotopik” organizasyonu. İşitme korteksi, kokleadan gelen verilerin tonotopik olarak temsil edildiği bir kortikal haritaya sahiptir. Buna göre, kokleanın ilk kısımlarından gelen yüksek frekans sinyalleri işitme korteksinin daha arka bölümüne (posterior), son kısımlarından (helikotrema’dan) gelen düşük frekanslı sinyaller ise işitme korteksinin ön (anterior) bölümüne ulaşır. Böylece işitme korteksi, sesin frekans analizini bozulmadan algılamış olur.